A’dan Z’ye: Çarpıcı Değerlendirmeler! Şimşek’ten Enflasyona Dayalı Akaryakıt Fiyatlandırması Açıklaması!

Sabancı Üniversitesi tarafından düzenlenen geleneksel IICEC konferansında, İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi'nde Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek konuştu ve Türkiye ile küresel ekonominin geleceği hakkında dikkat çekici açıklamalarda bulundu.

MÜSİAD Yalova Derneği ve Omran TRK Yönetim Kurulu Başkanı ve MÜSİAD Derneği Üyesi Abdulaziz Kaşifoğlu'nun katılımıyla gerçekleştirilen konferansta, Şimşek küresel ticaretin geleceği ve Türkiye’nin ekonomik durumu hakkında önemli değerlendirmeler yaptı. Yüksek küresel borç seviyeleri, yaşlanan nüfus ve iklim krizinin küresel ekonomi için tehdit oluşturduğunu belirten Şimşek, Türkiye’nin ayrıcalıklı bir konumda olduğunu ve “zenginler kulübüne” girmek için verimlilik ve inovasyona odaklanan reformlara ihtiyaç duyulduğunu vurguladı.

Şimşek, akaryakıt fiyatları ve bazı diğer ürünlerin fiyatlandırılmasında enflasyon bazlı bir yöntem belirlemenin gündemlerinde yer alan konulardan biri olduğunu da sözlerine ekledi.


Akaryakıt ve Enflasyon

Konuşmasında, akaryakıt fiyatlarının belirlenme yönteminde değişiklik yapılma olasılığına dikkat çeken Şimşek, hükümetin bazı enflasyonla bağlantılı fiyatların, örneğin akaryakıt fiyatlarının, Yurtiçi Üretici Fiyat Endeksi'ne (Yİ-ÜFE) göre güncellenmesini incelediğini belirtti.


Küresel Büyüme Beklentileri

Şimşek, küresel ekonomik büyüme beklentilerinin son yılların en düşük seviyelerine ulaştığını ifade ederek, ticaret engellerinin artması, yüksek borç seviyeleri, yaşlanan nüfus ve iklim krizi gibi büyümeyi sınırlayan birçok yapısal engelin olduğunu vurguladı.


Küresel Ticaret ve Ekonomik Tehditler

ABD ve Çin arasındaki ticaret rekabetine de değinen Şimşek, bu rekabetin çok taraflı sistemden uzaklaşmaya yol açtığını ifade etti. ABD’nin Çin’e binin üzerinde ticaret kısıtlaması uyguladığını, Çin’in ise ABD’ye 800’den fazla kısıtlama getirdiğini belirten Şimşek, bu gelişmelerin serbest ticaretten korumacılığa geçişi hızlandırdığını söyledi. Bu geçişin sadece mal ticaretini değil, aynı zamanda hizmetleri, yatırımları ve finans sektörünü de kapsadığını vurguladı.


"Türkiye Daha Az Etkilenecek"

Şimşek, IMF’nin tahminlerine göre küresel ticaretteki düşüşün Almanya ve Fransa gibi büyük ekonomilerin güç kaybetmesine yol açabileceği konusunda uyardı. Ancak, Türkiye’nin bu gelişmelerden daha az etkileneceğini, çünkü dış ticaretinin büyük bir kısmının ticaret anlaşmaları olan ya da dost ülkelerle gerçekleştiğini belirtti. Şimşek, “İhracatımızın yaklaşık %75’i dost ülkeler ve serbest ticaret anlaşması olan ülkelerle yapılıyor. Bu, Türkiye’nin bu olumsuz gelişmelerden daha az etkileneceğini gösteriyor.” dedi.



"Çin'in Durumu Dikkate Alınmalı"

Şimşek, Çin’in küresel üretim sektöründeki, özellikle otomotiv sanayisindeki gücüne de dikkat çekti. Çin’in, elektrikli araç üretiminde dünya üretiminin yarısına sahip olduğunu ve bu durumun politika yapıcılar ile üreticiler tarafından dikkate alınması gerektiğini ifade etti.


Küresel Tedarik Zincirinde Kısa ve Uzun Vadeli Trendler

Şimşek, küresel tedarik zincirlerinde yaşanan değişimlere de değindi. Kısa vadede, yakın bölgelerden tedarik eğilimlerinin artmasını beklediğini, ancak uzun vadede ülkelerin dost ülkelerden tedarike yöneleceğini söyledi.


Küresel Borç: Mevcut Durum

Şimşek, küresel borç seviyelerinin yüksek olduğuna ve enflasyonun bu borcun yükünü artıracağına işaret etti. Küresel borcun GSYH’nin %300’ünü aştığını ifade eden Şimşek, Türkiye’nin bu konuda avantajlı olduğunu, borç/GSYH oranının %95 seviyesinde olduğunu ve bu oranın gelişmekte olan ülkelerdeki muadillerine göre daha düşük olduğunu belirtti.


Yaşlanan Nüfus: Ekonomik Bir Risk

Yaşlanan nüfus konusuna değinen Şimşek, Türkiye’nin bu olumsuz etkileri azaltmak için 18 yıllık bir penceresi olduğunu, reformlarla bu sürenin 30 yıla kadar uzatılabileceğini ifade etti.


Kadınların İşgücüne Katılımının Önemi

Şimşek, Türkiye’nin en büyük ekonomik fırsatının kadınların iş gücüne katılımını artırmak olduğunu söyledi. Şimşek, “Kadınların işgücüne katılım oranını %60’a çıkarabilirsek, GSYH’de %20 artış sağlayabiliriz.” dedi.


Yapay Zeka: Fırsatlar ve Zorluklar

Şimşek, yapay zekanın Türkiye ve dünyada verimliliği artırma potansiyeline sahip olduğunu, ancak gelir eşitsizliğini artırma riskine de dikkat çekti. Türkiye’nin bu konuda hazır olmaması halinde yapay zekanın tehdit olabileceğini, ancak doğru kullanıldığında uzun vadeli refaha katkıda bulunacağını belirtti.


Yapısal Reformlar: Sürdürülebilir Başarı İçin Gereklilik

Şimşek, enflasyondaki sürdürülebilir düşüşün ve uzun vadeli finansal başarının kapsamlı yapısal reformlar gerektirdiğini vurguladı. Bu reformların, gerçek uzun vadeli başarı için elzem olduğunu ifade etti.


Dış Ticaret İlişkileri

Şimşek, Gümrük Birliği'nin Avrupa Birliği ile güncellenmesi ve Körfez ülkeleriyle serbest ticaret anlaşmalarının güçlendirilmesi gibi dış ticaret ilişkilerinde atılan önemli adımlardan bahsetti. Bu gelişmelerin Türkiye’nin rekabet gücünü artıracağını söyledi.


Demiryolu Sektöründeki Gelişmeler

Şimşek, enerji verimliliğini artırma çabalarının bir parçası olarak elektrikli demiryolu projelerine yatırım yapmaya büyük önem verileceğini belirtti. Türkiye’yi yeşil bir sanayi üretim merkezi haline getirmeyi hedeflediklerini ekledi.


Rezervler ve Cari Açık

Şimşek, Türkiye’nin rezervlerinin 50 milyar dolara yükseldiğini ve bunun ülkenin finansal güvenliğini güçlendirdiğini açıkladı. Yakın gelecekte Türkiye’nin ticaret açığından ticaret fazlasına geçiş yapmasını beklediğini ifade etti.


Başarılı Nakit Akışı Yönetimi

Şimşek, nakit akışı yönetiminin yüksek bir beceri gerektirdiğini belirtti ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın bu konudaki başarısını övdü. Uygulanan finansal ve ekonomik politikaların gelecekte daha sürdürülebilir bir mali yapı sağlayacağını sözlerine ekledi.

Bu gönderiyi paylaş
Etiketler
Bloglarımız
Arşivle
Türkiye’de Gayrimenkul Yatırımı: Doğru Seçim ile Kazanç Sağlayın